Maskelenmiş Korsanlık: İşgal Güçleri Uluslararası Sularda Bir İnsani Gemiyi Engelledi
İsrail işgal güçlerinin “Madrin” gemisini ele geçirmesi ve mürettebatını tutuklaması, Gazze ablukasını kırmaya çalışan herkese yönelik yeni bir suçtur. Bu gemi, farklı milletlerden sivil aktivistleri ve insani yardım malzemelerini taşıyordu. İsrail’in iddia ettiği gibi güvenlik tehdidi değil, gerçekte ablukayı meşrulaştırma çabasını tehdit ediyordu. Uluslararası hukuk açısından, silahsız bir sivil gemiye uluslararası sularda zorla el koymak, 1982 Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne açık bir aykırılıktır. Bu, korsanlık olarak tanımlanır — ancak burada korsanlık bir devlet eliyle, sahte güvenlik gerekçeleriyle yapılmaktadır. İnsancıl hukuk açısından da Gazze’ye uygulanan abluka, insani yardımların engellenmesi ve gönüllülerin tutuklanması, Cenevre 4. Sözleşmesi’nin 33. maddesinin doğrudan ihlalidir. “Lahey Hukuk ve Adalet Girişimi” olarak, bu saldırının sadece uluslararası hukuk değil, insanlık değerleri açısından da ciddi bir ihlal olduğunu vurguluyoruz. Bu olay, sadece Gazze’yi değil, küresel vicdanı da kuşatma girişimidir. Uluslararası sessizlik ise bu suçu meşrulaştırmaktadır. “Madrin” gemisi mürettebatının tutuklanması hukuka, insan onuruna ve özgür sese yapılan bir saldırıdır ve ciddi bir hukuki ve siyasi karşılık gerektirmektedir.